Kırmızı Yanaklı Su Kaplumbağalarında En Sık Görülen Hastalıklar

Emel Benlice - Friday, March 7, 2025

Kırmızı yanaklı su kaplumbağalarında kabuk çürümesi ve solunum sorunları mı var? Erken teşhis ve doğru bakım ile bu yaygın hastalıkları önleyin, kaplumbağanızı koruyun!

Image

Kırmızı yanaklı su kaplumbağaları tatlı su kaplumbağası türünde yer alır. Bu canlıların doğal yaşam alanı Kuzey Amerika’nın güney bölgelerindeki göller, bataklıklar ve yavaş akan nehirlerdir. Bu canlılar ismini başının iki yanında yer alan belirgin kırmızı şeritlerden alır. Aynı familyada bulunan Trachemys scripta scripta türünde bu renkler sarıdır.

Evde beslenen kırmızı yanaklı su kaplumbağalarının ortalama yaşam süreleri 30 yılı bulabilir. Büyüme hızları, beslenme düzenleri ve yaşam koşullarına bağlı olarak bu süre değişiklik gösterebilir. Dişiler erkeklere göre daha büyük olup yetişkinlikte boyları 16-25 cm arasında değişir. Cinsiyet ayrımında bazı fiziksel özellikler göze çarpar. Erkek kaplumbağaların alt kabukları içe doğru çökük yapıdadır. Bu yapı onlara çiftleşme aşamasında avantaj sağlar. Dişilerin alt kabukları daha düz bir yapıya sahiptir. Bunun yanında kuyruk uzunluğu ve kalınlığı da cinsiyet belirlemede yardımcıdır.

Doğru bakım ve beslenme sağlandığında kırmızı yanaklı su kaplumbağaları sağlıklı ve uzun bir ömür yaşarlar. Geniş bir yaşam alanı, uygun su sıcaklığı ve dengeli bir diyet bu canlıların gelişimini destekleyen temel unsurlar arasında yer alır.

Kırmızı Yanaklı Su Kaplumbağalarının Bakım ve Beslenmesi

Kırmızı yanaklı su kaplumbağaları doğada zamanlarının büyük bir kısmını suda yüzerek ve karada güneşlenerek geçirirler. Bu nedenle evde beslenen bu canlıların hem yüzebilecekleri hem de dinlenip ısınabilecekleri bir alana ihtiyaçları vardır. Kaplumbağaların büyümesine bağlı olarak akvaryum büyümesine bağlı olarak akvaryum boyutlarının da düzenli olarak artırılması gerekir. Akvaryum kenarlarının kaplumbağanın tırmanıp kaçamayacağı yükseklikte olması güvenlik açısından da son derece önemli bir konudur.

Kabuk sağlığı ve genel gelişimleri için güneş ışığına ihtiyaç duyarlar. Doğrudan güneş ışığı alamayan kaplumbağalar için UVB lambalar kullanılmalıdır. Bu lambalar D vitamini sentezini destekleyerek kabuk deformasyonlarını önler. Güneşlenme alanı oluşturmak için akvaryuma pürüzsüz kayalar, ağaç dalları ya da iri çakıl taşları eklenebilir.

Beslenme düzenleri yaşlarına bağlı olarak değişiklik gösterir. 1-3 yaş aralığındaki genç kaplumbağalar için protein ağırlıklı bir beslenme programı önerilir. 6-7 yaşına kadar gelişimlerinin desteklenmesi için düzenli beslenmeleri sağlanmalıdır ve kış uykusuna yatmalarına engel olmak son derece önemlidir. Bunun yanında kalsiyum ve fosfor dengesi gözetilerek ek takviyeler verilebilir.

Kırmızı Yanaklı Su Kaplumbağalarında Yaygın Hastalıklar

Kırmızı yanaklı su kaplumbağaları doğru bakım sağlandığında uzun ömürlü ve sağlıklı evcil hayvanlar olabilir. Fakat uygun yaşam koşulları sağlanmadığında çeşitli sağlık sorunlarıyla karşılaşabilirler. Solunum yolu enfeksiyonları bu kaplumbağalarda yaygın olarak görülen rahatsızlıklardan biridir. Burun akıntısı, hırıltılı solunum, dengesiz yüzme ve halsizlik gibi belirtilerle kendini gösterir. Çoğunlukla düşük sıcaklık ve yetersiz nem nedeniyle ortaya çıkan bu enfeksiyon zamanında müdahale edilmezse ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. 

Kabuk problemleri de kırmızı yanaklı su kaplumbağalarında sıkça rastlanan hastalıklardan biridir. Kabuk çürümesi enfeksiyon nedeniyle kabukta yumuşama, kötü koku ve renk değişiklikleri şeklinde ortaya çıkar. Metabolik kemik hastalığı ise yetersiz kalsiyum ve D vitamini alımına bağlı olarak kabuğun yumuşaması ve şekil bozukluklarının oluşmasıyla karakterizedir. Bu tür sorunların önüne geçebilmek için kaplumbağanızın beslenme düzenine dikkat etmeniz gerekir.

Sindirim sistemi rahatsızlıkları özellikle yanlış beslenme ve düşük sıcaklık nedeniyle sıkça karşılaşılan bir sorundur. Kaplumbağalarda ishal, kabızlık ve karın şişliği gibi belirtiler görüldüğünde beslenme programı yeniden düzenlenmeli ve su sıcaklığı ideal seviyelere getirilmelidir. Bunun yanında göz enfeksiyonları da kirli su ve A vitamini eksikliği nedeniyle meydana gelebilir. Şişmiş gözler, akıntı ve kapanmış göz kapakları bu enfeksiyonun belirtileri arasındadır. Veteriner tarafından önerilen göz damlaları ile tedavi desteklenmeli su temizliği de ihmal edilmemelidir.